Yaşam Enerjisi



Karşımıza oturan her insanın mizacını odaya giriş anından ilk cümlelere başladığı andaki o kısa sürede çoktan anlamış oluruz. Vücut harikulade sinyaller gönderir. Bir göz teması sayısız cümleler kurar. Sezgilerimiz ayırıcı tanıda çok iş görür.
Anlatmaya başladığında başından sonu belli olan bir hikayeyle daha karşı karşıya olduğumu anlamıştım. Karşınızda çaresizce oturan, bitkin, ne yapması gerektiğini bilen fakat toplum onayı bekleyen bağımlı insanlar her ülkede aynı tipolojidedir...

Bazı sabahlar dünyanın tüm gücünün elinizde olduğunu hissederek uyandığınız olmuştur. İçiniz kıpır kıpırdır. Her zorluğun üstesinden gelip, hiç bir sorunun sizi yıldıramayacağı hissini, hevesini yaşarsınız. Kulağa ilk anda patolojik ruh hali, manik dönem işaretçileri gibi gelse de, nadir karşılaştığınız bu güçlü his size gönderilen bir armağandır. Fizik kanunlarıyla henüz açıklanamayan bu his tam olarak yaşam enerjisidir. Kurtarıcıdır. Kimi zaman beynin zihinsel gücünün ürettiği bir enerjiyle açıklansa da, bana kalırsa duyu-üstü bir yetenektir. 

Ülkeler arası depresyon seviyesi karşılaştırmalarında pek fazla fark göremediğim şu günlerde, yaşam enerjisinin kişiye özgü bir yetenek olduğu kanısına varıyorum. Kültürel farklılıklar, şahsi meseleler, psikolojik yaralanmalar, yaşanılan toplum, aile nitelikleri ruhsal sağlığı bütünüyle belirleyemez. Kişinin geçmişteki yaşantısı değil, kendini nasıl kullandığı sağlığı hakkında bilgi verir. Kendilerine bahşedilen insani gücü, cesareti fark edemeyenlerin elzem sonudur çöküş. Kendini iyi kullanan, içindeki enerjiyi tüketmeyen iyi bir yaşam sürebilir. Madem dünya geçici, neden enerji dolu geçmeyelim ki?

Karşılaştığı zorluklarla sıcağı sıcağına mücadele eden insanlara rastlamışsınızdır. Bu kişiler sağlıklı davranışların bilincinde olup, acıyı biriktirmeden ortadan kaldırma gayreti gösterirler. Ve yaşanılan her ne olursa olsun içlerindeki enerjiyi iyi kullanır, kendilerini şarj etme becerisinin hakkını verirler. Çoğunlukla etraflarındaki insanların ilgisi, beğenisi enerjilerini yükseltiyor gibi görünse de; onlar sahip olduklarının dışına çıkmazlar halbuki. Ruhları doğuştan kıvraktır.

Ona aslında yalnızca onda var olanı göstermiş olmama rağmen minnet sözcükleriyle odadan ayrıldı. Yaşam enerjisi içinde bi yerlerde tıkanmış, yıllardır dışarıya çıkmayı bekliyordu. Tek bir soru lambadaki cini dışarıya çıkarmaya yetti. "Sordun mu hiç kendine?".

Popüler Yayınlar